ALACAK
Buzluğa
kaldırıyorlar seni. Donacağına yakın karıncalar geliyor aklına.
Kirazlarla buzluğa taşınan karıncalar. Çıkardığında dokunduğun
kırılıyor. Dokunmadığın çözülünce canlanıyor yeniden. Toplanıp kirazı
taşımaya çalışıyorlar. Donuyorsun. Zaman duruyor. Seni çıkardıklarında
dokunmuyorlar sana, “pardon,” deyip sokağa bırakıveriyorlar. Bir
bakıyorsun ki kimse kalmamış. Annen yok, sevgilin yok, arkadaşların yok,
okulun yok, on sekiz, on dokuz, yirmi, yirmi bir, yirmi iki, yirmi üç,
yirmi dört, yirmi beş yaşların yok. Vitrinlerdeki kitaplar, film
afişleri yabancı hep. O açığı yabancı bir gölge gibi yanı başında
taşıyorsun ömrün boyunca.
Merhaba, ilginç bir resim. Değirmene benzettim :)
YanıtlaSilİskelenin, zamanın ısıra ısıra aşındırdığı bağlantı demiri :)
YanıtlaSil